Dünya sürekli değişiyor, iş dünyası da. Ancak değerini kaybetmeyen, hatta gün geçtikçe daha da değerlenen bir şey var: Güven.
Güven belki de günümüzde en fazla ihtiyaç duyduğumuz şey. Çünkü artık duyduğumuz hatta gördüğümüz çoğu şeyin gerçekliğini sorgular hale geldik. O denli ki algılar yeni gerçekliğimiz oldu. Güven krizi belki de yaşadığımız diğer krizlerden daha büyük bir sorun.
Günlük hayatta böyle olduğu gibi iş hayatında da durum aynı. Birlikte çalıştığımız kişilerin bize eksiksiz, objektif ve doğru bilgiyi aktardığına, bir işin zamanında ve tam yerine getirileceğine emin olabilmek, yani o kişiye güvenebilmek önemli bir ihtiyaç. Peki bu ihtiyaç ne derece karşılanabiliyor?
Yönetici tarafından duyulan bu ihtiyaç, çalışan açısından da başka şekilde cereyan ediyor. Çalışan da kendine şu soruyu soruyor: Beni diğerlerinden ayıracak neler yapabilirim? Nasıl daha hızlı yükselebilirim? Fark edilmek için nasıl davranmam gerekiyor?
Bu yazı elbette kişinin performansını tüm yönleriyle yükseltecek formülleri içermiyor, ancak en temelde önemli özelliklerin altını çiziyor; sizi güvenilir biri yapacak ve bu sayede aranılan ve başvurulan kişi olmanızı, terfi ettirilecek biri gerektiğinde adınızın listenin üst sıralarında olmasını sağlayacak özelliklerin.
Adına 7R kuralı dediğim bu 7 öğeye yakından bakalım. Bu öğelerin her biri tek başına önemli olsa da asıl gücü hepsinin bir araya gelmesiyle ortaya çıkıyor.
Güven denince akla ilk gelen unsur elbette dürüstlük. Tabii bunu farklı şekillerde tanımlamak gerekiyor. Doğruları söylemek, gerçekleri gerekçelerini de içerecek şekilde sunabilmek, tarafsız kalabilmek, etik/ahlaki değerlere sahip olabilmek ve bunları süreklilik içinde uygulayabilmek dürüstlük unsurunun tamamlayıcı alt bileşenleri.
Kısa vadede belki bunların tersini yapanların öne çıktıklarını düşünebilirsiniz ancak günün sonunda iç huzura sahip olabilmenin paha biçilemez. Ayrıca bir şeyde sebat eden bunun sonucunu er ya da geç alır. O şirkette değilse bile başka bir yerde.
Tek başına dürüst olmak güven için yeterli gelmez. Güvenilir bir çalışan olmanın yolu sorumluluklarını bilen biri olmaktan geçer. Peki nedir sorumluluklarını bilmek?
Bunu iki şekilde ele alabiliriz. Birincisi size verilen bir işi yerine getirirken gereken özeni göstermek, hesap verebilirlik mantığıyla yaklaşmak, adil davranmak, sözünde durmak, işini etkili bir biçimde takip etmek.
İkinci olarak, size bir iş verilmemiş olsa da yapabileceğinizi düşündüğünüz, gelişmeye açık bir alanla ilgili bir çalışma yapmak, öncü olmak, yaptığınız işi tüm yönleriyle üstlenmek.
Güven tesis etmek için gerekli diğer özellik, üstlendiğimiz işleri en iyi standartlarda yerine getirmektir. Bu da içinde pek çok alt özelliği barındırıyor. Bunlara örnek olarak, kalite, süreklilik, kararlılık, titizlik ve işe hakimiyet verilebilir.
Hani bazen birine bir iş verirsiniz ama daha baştan içinizde bir endişe vardır acaba ne olacak bu işin sonu diye, işte itimat duyduğunuz biri işi aldığında içinizde bu duygunun tam tersi olur. İşi o kişiye vermişseniz içiniz rahattır. İşte bunu yakalayabiliyorsanız, bu kararlı adımlarla yükseleceğinize işarettir.
Güvenilen biri olmak ne yazık ki çok kolay değil, o nedenle sahip olmanız gereken bir özellik daha var. Bir işi yerine getirirken aklınıza estiği şekilde ya da herhangi bir yöntem uygulamadan değil; mantığa dayalı, akla yatkın, açıklanabilir, tutarlı şekilde çalışmak önemlidir.
Makul olmak, kararlarınızı alırken sağduyulu olmayı, tüm yönleriyle konuyu ele alabilmeyi ve ölçülebilir olmayı içeren bir kavram.
Eğer sizin için biri ‘öyle yapmışsa mutlaka mantıklı bir nedeni vardır‘ diyebiliyorsa işte o zaman bunu yakalamışsınız demektir.
İş ortamı ekiletişimli bir yer, o nedenle sadece kendi doğrularınızın peşinden gidemezsiniz. Etrafınızdaki insanları da dinlemeniz, bir ekip çalışması içinde olmanız gerekir. İşte bu esnada 5. özelliğimiz devreye girer.
Egonuzu bir kenara bırakıp etrafındaki kişilerin önerilerini, fikirlerini ve eleştirilerini alabilen, alıcıları açık, edindiği bilgileri değerlendiren ve bunu davranışlarıyla iş arkadaşlarına gösterebilen biri olmak sizin zaman içinde daha güçlü olmanızı sağlar.
Her şeyi tek başınıza bilemezsiniz ve yapamazsınız. İyi bir dinleyici olmak, başkalarının fikrine değer vermek, geri bildirimleri negatif algılamamak, iletişim kanallarını açık tutmak güveninize güven katacaktır.
Açıklık ayrıca radarlarınızın açık olması, etrafınızdaki olayları gözlemleyen, gelişmelere göre kendini ayarlayabilen biri olmanızı da sağlar.
Hızlı bir dünyada yaşıyoruz. İnsanlar her geçen gün daha çabuk geri dönüşler bekliyor. Böyle bir ortamda takip ettiğiniz konularla ya da size atanan işlerle ilgili bilgilendirmeleri zamanında yapmamanız hayal kırıklığı yaşatabilir.
Örneğin, proaktif olarak size ikinci kere sorulmadan sizin bilgi paylaşmanız, güncel durumu aktarmanız buna bir örnek. Bu durumda yöneticiniz ‘Benim takip etmeme gerek yok nasılsa o takip ediyor, bilgilendiriyor’ diye rahatlayacak ve size de gereksiz baskı uygulamayacaktır.
Aksi durum bir kuyuya taş atmak gibi, size gelen her işin unutulduğu, bir şekilde sümen altına gittiği, kaynatıldığı, gereksiz bir zamana yayıldığı, sürekli bir bahaneyle ötelendiği düşüncesini doğurabilir.
Zamanında bilgilendiren, lüzumlu bilgiyi günlerce bekletmeyen, işini sürekli takip eden, her bir açıklama için ayrı ayrı soru sorulmasını beklemeden cevap veren biri olmak güvenilirliğinizi pekiştirecektir.
Tüm bunları yerine getirmiş olsanız da hala çok önemli bir parça daha kalıyor güvenilirliğinizi sağlamak için. Güvenin önemli unsurlarından biri de insanların saygısını kazanabilmektir. Bunu yapabilmek için ilk adım sizin başkalarına saygılı olmanızdır.
Saygılı olmak, başkalarının haklarına ve düşüncelerine değer vermek, anlayışlı olmak, mahremiyete önem vermek, davranışlarda ve sözde ölçülü olmaktır.
Günün sonunda unvanlarımızdan bağımsız olarak her birimiz insanız. Tüm davranışlarımızda bunu dikkate almalı, insaniyetin işten daha önce geldiğini unutmamalıyız.
Bu sayede sadece profesyonel anlamda değil, sosyal olarak da güven duyulan biri haline gelebiliriz.
**********
Siz de kendinizi bu 7 başlık etrafında değerlendirebilirsiniz. Sizce bunların ne kadarını tam olarak sağlayabiliyorsunuz? Bunu yaparken kendinize karşı dürüst olun. Ancak o zaman kendi durumunuzu net görebilirsiniz. Kendinizi görebilirseniz başkalarını da değerlendirebilirsiniz.
Sonraki yazılarda görüşmek üzere.
Gökhan Yılmaz
Yaratıcı yapay zeka (GenAI) çeşitli endüstrileri devrimsel nitelikte etkileyerek makinelerin inanılmaz gerçekçi ve yaratıcı içerikler… Read More
1930'ların gösterişli sinema salonlarından 50'lerin rahat oturma odası televizyonlarına kadar ekranlar uzun bir yol kat… Read More
Gerektiğinde, şirket içi soruşturmalarda çalışanların e-posta hesaplarındaki yazışmaların soruşturmacı tarafından incelenmesi ve okunması, Anayasanın “Kişisel… Read More
Danışmanlık ve eğitmenlik hayatım süresince bir çok sektörde değişik seviyedeki kişilerle çalışma ve şirketlerin İK… Read More
İlk olarak suistimal kelimesinin kavramsal anlamı üzerinde durmak istiyorum. İngilizcedeki Fraud kelimesinin karşılığı olarak, Suistimal… Read More
Tüm dünya genelinde ne bireylerin, ne şirketlerin, ne de devletlerin daha önce deneyimlediği, tam anlamıyla… Read More